Mathilda
Raziel Nisroc
3:17Uyan! Saat 16:00, çoktan akşam evine çöktü Bir iki dal sigara sonra kalktı yıkadı yüzünü Bi'kaç bozukluk attı çantaya, giyindi hüznünü Hazırdı fakat unuttu kahve içmeyi bu iş günü Adımlar hızlı, telaşla indi basamakları Kapıda mart, geçmedi kışın sancısı Göz altlarına yer eden öfkesi gururla kaplı Durağa vardı, tam da son nefesinde sigarası Bi' parmak hareketiyle izmarit yerde Basınca üzerine düşündü tükendiğini haliyle Dedi ki: "Taksim'e"; taksi yol aldı, aktı caddeler İçinde engel olmadığı bi' kavga vardı kendiyle Yüreğine çektiği kaçıncı set? Kaçıp gitmek de bir seçenek ama kabusları hiç bitmeyecek Gittiği her şehirde takip etti gölgesi Anlamsızdı kaçmak; girerken bara fark etti Hayat böyle, zamanı hiç tutamasak da Bi' anda her şeyi kaybetmiş olsak da Hisset! Güneş parmak uçlarında! Ve dans et her yeni gün doğan umutla Hayat böyle, zamanı hiç tutamasak da Bi' anda her şeyi kaybetmiş olsak da Hisset! Güneş parmak uçlarında! Ve dans et her yeni gün doğan umutla Diğer evi çalıştığı bu mekan Gelip gider insanlar, oysa ne seviyesiz bi' diyagram Ahşap dekor, oldies ve rock playlistte Ve başlar işine sahte bir tebessümle birlikte Ön masada bi' çift tartışırken Anımsadı birden onu terk eden sevdiğini Babasıyla içen birisi her gece misafiriydi Bir yanı özlerdi kaybettiği ailesini Oldukça hassas olması güvensizliğinden Ağlamayı reddetmesi biraz da bu yüzden Dönen şarkı yine "Hope Leaves" Hatırladıkça gözlerine konardı çaresiz bekleyiş Eminim adını hatırlamazdı hiç kimse Ortadan kaybolsa yerine biri gelirdi elbette Kararlıydı, yazdı istifasını Bıraktı masaya, çıktı bardan yarıp tüm kalabalığı Hayat böyle, zamanı hiç tutamasak da Bi' anda her şeyi kaybetmiş olsak da Hisset! Güneş parmak uçlarında! Ve dans et her yeni gün doğan umutla Hayat böyle, zamanı hiç tutamasak da Bi' anda her şeyi kaybetmiş olsak da Hisset! Güneş parmak uçlarında! Ve dans et her yeni gün doğan umutla Evine vardı, saat 1:50 Fark etti masada bekleyen soğuk kahveyi Çıkarttı paketi, dolandı salonda, oturdu koltuğa Her şeyden geçtiği an kararını verdi korkularıyla Saatler işler, yüzüne kalıcı izler Yavaşça tüket, hayat mı? Üç günlük ziyafet! Bi' anlık gaflet, düşersen sarar başa Sonunda kalırsın acılarınla karşı karşıya Duvarlar kaplı haber ve resimlerle Kesti nefesini bi' anda deprem manşetleriyle Artık saat 2:50, ateşte iki eli Kaşıkta beklemekte eroini, hazırlar cinneti Kokusu hâlâ teninde sevdiği herkesin Damarına enjekte etti onu terk edenleri Çünkü enkaz altında aramıştı ailesini Ağustos 17; Tanrı bilir hüzün ve öfkesini Hayat böyle, zamanı hiç tutamasak da Bi' anda her şeyi kaybetmiş olsak da Hisset! Güneş parmak uçlarında! Ve dans et her yeni gün doğan umutla Hayat böyle, zamanı hiç tutamasak da Bi' anda her şeyi kaybetmiş olsak da Hisset! Güneş parmak uçlarında! Ve dans et her yeni gün doğan umutla